Türkiye’de Beton Yollar Beton Yolda Uygulama Kalitesi Son Teknolojiye Sahip Ekipman Kullanımına Bağlıdır Adana’da Şehiriçi Beton Yol Uygulamaları Ambarlı Liman Tesisleri Beton Yolu Çelik Tel Donatılı Yol Betonları
Beton Yolda Uygulama Kalitesi Son Teknolojiye Sahip Ekipman Kulanımına Bağlıdır Yeni bir kavramın ve uygulamanın oturmasında, ilk uygulamaların kalitesinin önemi büyüktür. Bu nedenle, ilk beton yol uygulamalarından başlayarak, deneme yolları da dahil olmak üzere, yapılan tüm yollarda, son teknolojye sahip, vibratörlü, kayar kalıplı beton kaplama makinaları kullanılmalıdır.
Beton yol uygulaması ve kullanılan makinaların tarihsel gelişimi şu sırayla olmuştur: 1- Kalıplara anolar halinde elle döküm 2- Raylı Sistem Makinalar 3- Kayar kalıplı, hidrolik stinger tipi vibratörlü, elektronik duyarga sistemli, tam otomatik makinalar ( slipform pavers )
Yeni teknolojilerin kullanılmaya başlanmasıyla, önceki teknolojiler ortadan kalkmış, nitekim raylı sistem makinaların üretimleri de 80’li yıllardan itibaren durmuştur. Yeni teknolojinin, eski yöntemlere (elle, silindir finişerle, raylı sistem ile) olan üstünlüğünün temeli, merkezinde vibrasyon olan bir tasarım bütünlüğüne dayanmaktadır.
Beton kalitesi, uzun ömür, mukavemet ve yüzey düzgünlüğü ile eş anlamlıdır. Betonun kalitesi, iyi işlenmesine, içinde istenmeyen boşluk (hava kabarcığı) kalmamasına bağlıdır. Bu nedenle, uygulama ekipmanının çalışma prensibinin de bu amaca yönelik olması gerekir.
Beton Finişeri’nin Çalışma Şekli
Beton besleme konveyörü vasıtası ile beton, transmikserden kalıbın içine dökülür. Bu safhada beton teorik olarak % 30 hava boşluğu içermektedir. Beton yayma helezonları vasıtası ile kalıp boyunca beton yayılır. Kalıp boyunca belli bir açı ve yaklaşık 40-60 cm aralıkla yerleştirilmiş hidrolik vibratörler ile beton işlenir. Vibrasyondaki amaç beton içerisindeki hava boşluğunu almaktır. 
Betonun vibrasyonu iki aşamalıdır: 1- İlk aşama, yerleştirme (konsolidasyon) olarak adlandırılır ve bu esnada vibrasyon etkisi ile iri agrega tabana doğru itilir. İri parçaların tabana doğru itilmesi, beton içinde bir hareket yaratır. Bu hareket esnasında, beton içindeki hava kabarcıkları yüzeye doğru ilerler ve serbest kalır. Bu aşama sonunda hala beton içinde %5 hava boşluğu kalmıştır.
2- İkinci aşamada, vibrasyon etkisi ile beton agregalar arasında kayar. Bu safhaya sıvılaşma (liquification) denir. Bu etki ile agregalar arası bir film tabakası oluşarak sürtünme en aza iner. Bu safha sonunda ise kalan hava miktarı %1 mertebelerindedir. Bu da ideale yakın bir sonuçtur. (Hava sürükleyici katkı kullanılarak, bu yüzdenin istenilen oranda yükseltilmesi mümkündür.)
Şişe (stinger) tipi vibratörler, beton içerisinde çalışırlar, bu nedenle enerjinin en iyi kullanıldığı vibrasyon metodudur. Kalıbın vibre edilmesi (pan tipi vibrasyon) veya tüpün vibre edilmesi yöntemlerinde, vibrasyon kaynağından başlayarak uzaklaştıkça vibrasyon etkisinin beton içerisinde aniden azalması nedeniyle etkili bir konsolidasyon ve sıvılaştırma mümkün değildir.
Her bir vibratörün frekans kontrolü bağımsız olmalıdır. Beton her bir noktada farklı hidrostatik yüklere sahip olduğundan, her bir vibratör farklı frekans değerine ayarlanarak eşit biçimde işlenebilir. Pan tipi (kalıbın vibrasyonu) veya tüp tipi vibratörler ile kalıp boyunca her noktaya farklı frekans uygulama imkanı olmadığından ve bu sistemlerin konsolidasyon ve sıvılaştırma etkileri zayıf olduğundan, çıkan betonun perdahlanması gerekir. Her ne kadar perdahla kısmen yüzey düzeltilse de el ile müdahale neticesi kaliteden uzaklaşılmaktadır. Ayrıyeten işçi sayısı aşırı artacağından, bu tip makina seçiminde rol oynayan faktörlerden birisinden de uzaklaşılmış olunacaktır. Bir başka dezavantaj da üretim miktarının azalmasıdır.
Kalıp içerisinde işlenen beton makina hareketi ve vibratörlerin pompalama etkisi ile kalıp arkasına doğru itilir. Kalıp arkaya doğru daralmaktadır ve en ucunda çelik yüzey düzeltme plakası yeralmaktadır. Kalıbın daralması ve makina ağırlığı ile birlikte makina arkasından mükemmel işlenmiş ve yüzeyi pürüzsüz bir beton elde edilir. Bu noktada makina ağırlığı büyük önem taşır, böylece stabilite ve ağırlık arttırılarak makinanın yüzmesi önlenmiş olur. Beton transmikserden makinanın konveyör bandına, oradan da bunkere ve nihayet kalıp arasına-veya direk kalıp önüne yere-dökülür. Yüksek bir karşı kuvvet ve dinamik yükler söz konusudur. Bu yüksek karşı kuvvet ve dinamik yükleri karşılayabilmek için bir tasarım oluşturulmuştur.
Tasarım bir bütündür. Tasarım ana komponentleri (dizel motor, hidrolik pompalar, hidrolik motorlar, yürüyüş) aksesuarları ve konstrüksüyonu (ana şase, ayaklar vs.) ihtiva eder. Betonun yer basıncı, makinanın çalışma ağırlığı yeterli değilse, makinayı yukarı doğru kaldıracaktır. Böylece hem yüzme hareketi olacak hem de istenen sıkıştırma (compaction) gerçekleştirilemeyecektir.
Ağırlığı, ilave karşı ağırlık, ilave su tankı vb. ekipmanlarla suni olarak arttırma ana çözüm değildir. Bunlar makina şantiyeye geldiğinde uygulanabilecek kısmi çözümlerdir. Esas olan makinanın konstrüksüyonunda ağır malzeme kullanmaktır. Kullanılan çelik et kalınlığı yüksek mukavim çelik olmalıdır.
Tüm dünyadaki örneklerinde olduğu gibi, Türkiye’de de başlangıçtan itibaren en iyi sonucu alabilmek için en son teknolojiye sahip makinalar şartnamelere konulmalı ve uygulama kalitesi ticari kaygılardan uzak tutulmalıdır. Beton yolların kullanım maliyetinin düşüklüğü, en son teknoloji kullanılarak yapılmasıyla elde edilecek uzun ömürle sağlanabilir. Bu nedenle, yol şartnameleri oluşturulma aşamasında, en son teknolojiyle üretilen makinaların özellikleri incelenerek, gerekli en ince ayrıntılarıyla şartnameye konması, haksız rekabeti engelleyeceği gibi, eski teknolojiye sahip makinaların kullanılmasından kaynaklanabilecek kalite sorunlarının de önüne geçecektir.
|